29 Mayıs Üniversitesi - Üniversiteler Sitesi

Dünyanın en iyi ve en kaliteli üniversitesi sıralamasında ilk sırada Massachusetts Institute of Technology (MIT) yer almaktadır. QS Dünya Üniversite sıralamasında son yıllarda sırayı başka üniversitelere kaptırmayan Massachusetts Institute of Technology (MIT), Amerika Birleşik Devletleri Massachusetts eyaletindeki Boston şehrinin Cambridge bölgesinde olan ve özellikle mühendislik, bilim ve ekonomi alanındaki yüksek başarısıyla bilinen bir teknik üniversitedir.

Mühendislik ve teknoloji alanında dünyanın en iyi teknik üniversitesi statüsündedir. Bugüne kadar Massachusetts Institute of Technology (MIT) ’nin öğretim ve araştırma görevlileri ile öğrencileri ve mezunları arasında 72 kişi Nobel Ödülü kazanmıştır. Sadece son 5 yıl içerisinde 15 kişi Nobel Ödülü’nü hak etmiştir. Massachusetts Institute of Technology (MIT) bu başarılarıyla, dünyanın en iyi üniversitesi olmayı hak eden bir üniversitedir.

Dünyanın En iyi Üniversitesi Sıralamasındaki Diğer Üniversiteler

Dünyanın en iyi üniversitesi sıralamasında ikinci sırayı Cambridge Üniversitesi ile bilimsel çalışmaları ile ünlü Imperial College London aldılar. Dünyanın en zengin üniversitesi olan Harvard Üniversitesi dördüncü en iyi üniversite olarak belirlenirken, İngiltere’nin Oxford ve University College London beşinci sırada yer aldılar. Ayrıca İngiltere’nin 20 üniversitesi dünyanın en iyi üniversitesi sıralamasında yer aldılar.

Peki bu sıralama neye göre tespit ediliyor? Üniversitelerin en iyi üniversite olma sıralamasını kurumların itibarı, personel ve öğrenci alımı ile araştırma yatırımları önemli belirleyici etkenleri oluşturmaktadır.

Dünyanın En İyi Üniversitesi Sıralamasını Belirleyen Faktörler Nelerden Oluşmaktadır?

Bir üniversitenin üst sıralarda yer alabilmesinde önemli bir faktör onun akademik itibari ile ilgilidir. Bu konuyla ilgili dünya çapındaki 60 bin akademisyene kendi üniversiteleri dışındaki diğer üniversiteler ile ilişkin görüşleri sorularak değerlendiriliyor.

İkinci temel faktör de üniversitenin araştırmalarda kaynak gösterilme oranıdır.Üniversitedeki akademik personelin de öğrenci sayısına oranı dünyanın en iyi üniversitesi sıralamasında önemli faktörlerden biri olarak değerlendiriliyor.

Bir üniversitedeki öğretim kalitesi, öğrenci niteliği, akademik kadro, araştırmalar, bilgi donanımı, uluslararası işbirliği, prestij, saygınlık ve itibar alanında en üst seviyeye gelmiş ise bu üniversitede elbetteki dünyanın en iyi üniversitesi sıralamasında yerini almaya hak kazanmıştır.

İstanbul’un en güzel semtlerinden Üsküdar’da denize nazır, ulaşım kolaylığı ile de artılara sahip olan 29 Mayıs Üniversitesi, Türkiye Diyanet Vakfı tarafından 2010 yılında kurulmuştur. Boğaziçi Köprüsü’ne, metrobüse yürüme mesafesinde bulunuyor. Yine kampüse yakın bir konumda bulunan Marmaray’la Avrupa ve Asya yakası arasında çok hızlı seyahat etmeniz mümkün.

Diyanet Vakfı tarafından kurulması biraz ön yargılara sebep olmakta ama üniversitedeki bölümler arasında İlahiyat Fakültesinin olmayışı ise dikkat çekmektedir.

Aldığımız duyumlara göre öğrencilerine değer veren bir üniversite olduğu söyleniyor. Hele ki burs fiyatlarının 250 – 2000 arası değişmesi üniversiteye karşı iştahların kabarmasına da vesile oluyor desek doğru olur.

İSAM’ın kütüphanesi öğrencilerin hizmetine sunulmuş ve düzenli toplantı ve aktivitelerden yine öğrencilerin faydalanmasına imkan tanınmıştır. Bu sayede pek çok araştırma ve ilmi konuda öğrenciler İSAM’ın çatısı altına da alınmış olmaktadır.

Eğitim kalitesi ve hoca kadrosu da oldukça iyi görünüyor; Bilkent’ten, Boğaziçi’nden, Augsburg’dan, İtalya’dan hocalar mevcut.

Kampüste sağlık ünitesi, spor sahaları, konuk evlerinde masa tenisi alanları mevcut. Yerleşkede çay ücretsiz verilmekte. Pek çok vakıf üniversitesine oranla oldukça iyi bir haber bu.

2015-2016 Akademik Yılında üniversiteye kabul edilip kayıt yaptıran tam burslu öğrencilere “Ücretsiz yurt” (kahvaltı ve akşam yemeği dahil), bu imkândan yararlanmak istemeyenlere dokuz ay süreyle aylık standart şehir içi ulaşım ücreti sunulacağı söylenmesi ise kaçırılmaz fırsat olarak görünüyor.

TDV’ye ait olması üniversiteye pek çok artılar kazandırmış görünüyor. Tek sorun ön yargıların yıkılması ve eğitim kalitesinin korunması ve daha da iyileştirilmesi.

İşin komik kısmı ise Diyanet ile cemaatin karıştırılması, onun dışında bir sorun yok gibi. J